Yaşar Öz
Abdullah Çatlı'nın karısının üvey dayısı. Tarık Ümit ile iş ortağı. Mehmet Ağar'ın imzaladığı uzman belgesine sahipti. Çok sayıda pasaport ve silah ile yakalandıysa da serbest bırakıldı. 6 Aralık 1995'de Amerikan Uyuştrucu ile Mücadele örgütü DEA ajanlarına uyuşturucu satarken son anda kaçarak kurtuldu. Susurluk Ana davası, Savaş Buldan, Hacı Karay ve Adnan Yıldırım'ın öldürülmeleri davalarında sanık durumunda bulunan Yaşar Öz, ifadelerinde uyuşturucu ile PKK ile mücadele için ilgilendiğini iddia etti. Halen cezaevinde.
Radikal Gazetesi'nde yer alan bir haberde gerçek adının Eşref CÜDAR olduğu Düzce’ye yerleşmiş Abhaza bir ailenin çocuğu olduğu, Tarık ÜMİT’le aynı köyde doğduğu belirtiliyor.
Yaşar ÖZ de ablası gibi (Meral ÇATLI’nın anneliği) Nevşehirli bir işadamının çocuğuyla evlendi. ÖZ’ün kayınpederinin de adının Yaşar olduğu, soyadının ise ÖZAY veya ÖZBAY olabileceği, Yaşar ÖZ’ün evlendikten sonra kayınpederinin yanında çalışmaya başladığı, bu sırada Abdullah ÇATLI ile tanıştığı, Düzce’de kayınpederinin un fabrikasının temsilciliğini yaptığı, bu arada da Ankara’nın odun ihtiyacının büyük kısmın karşıladığı haberde yer alıyordu.
1983-84 yılları arasında Düzcespor Başkanlığı yaptı. 1985 yılında Tarık ÜMİT’le ortak olarak, Düzce’de İGSAŞ gübre fabrikasının bayiliğini aldı. İşlerin iyi gitmemesi üzerine ortağı Tarık ÜMİT’e borçlandı. borçlarını 4 katlı bir binasını satıp, otomobillerini ÜMİT’e devretmek suretiyle kapattı.
Daha sonra İngiltere’ye gitti. Burada Türkiye’den İngiltere’ye adam kaçırmaya ve bu yolla para kazanmaya başladığı, pasaportlar üzerinde tahrifat yaptığı, bu sebeple 1992 yılında İngiltere’den sınırdışı edilerek, Türkiye’de cezaevine konduğu, cezaevinden kısa sürede çıkan ÖZ’ün tekrar eski işine döndüğü, sahte pasaport ticareti yaparak, özellikle Türk Cumhuriyetleri’ne gitme sorunu olan kişilere pasaport ve sair kolaylıklar sağladığı iddia edildi.
Radikal Gazetesi'nde yer alan bir haberde gerçek adının Eşref CÜDAR olduğu Düzce’ye yerleşmiş Abhaza bir ailenin çocuğu olduğu, Tarık ÜMİT’le aynı köyde doğduğu belirtiliyor.
Yaşar ÖZ de ablası gibi (Meral ÇATLI’nın anneliği) Nevşehirli bir işadamının çocuğuyla evlendi. ÖZ’ün kayınpederinin de adının Yaşar olduğu, soyadının ise ÖZAY veya ÖZBAY olabileceği, Yaşar ÖZ’ün evlendikten sonra kayınpederinin yanında çalışmaya başladığı, bu sırada Abdullah ÇATLI ile tanıştığı, Düzce’de kayınpederinin un fabrikasının temsilciliğini yaptığı, bu arada da Ankara’nın odun ihtiyacının büyük kısmın karşıladığı haberde yer alıyordu.
1983-84 yılları arasında Düzcespor Başkanlığı yaptı. 1985 yılında Tarık ÜMİT’le ortak olarak, Düzce’de İGSAŞ gübre fabrikasının bayiliğini aldı. İşlerin iyi gitmemesi üzerine ortağı Tarık ÜMİT’e borçlandı. borçlarını 4 katlı bir binasını satıp, otomobillerini ÜMİT’e devretmek suretiyle kapattı.
Daha sonra İngiltere’ye gitti. Burada Türkiye’den İngiltere’ye adam kaçırmaya ve bu yolla para kazanmaya başladığı, pasaportlar üzerinde tahrifat yaptığı, bu sebeple 1992 yılında İngiltere’den sınırdışı edilerek, Türkiye’de cezaevine konduğu, cezaevinden kısa sürede çıkan ÖZ’ün tekrar eski işine döndüğü, sahte pasaport ticareti yaparak, özellikle Türk Cumhuriyetleri’ne gitme sorunu olan kişilere pasaport ve sair kolaylıklar sağladığı iddia edildi.
Hiç yorum yok: