El sikkesiyle "İşbaşaran" vekil
İşbaşaran'ın geçtiğimiz günlerde NTV canlı yayınında "Bak elimde bu gazete var" diyerek Fatih Altaylı'yı tehdit ettiğini duyanlar, neden bahsedildiğini anlamamış olabilir. Banu Güven de bu konuda fazla meraklı görünmedi.
Mesele şu: 15/07/2000 tarihli Akşam Gazetesi'nde Deniz Gökçe imzasıyla yayınlanan ve futboldan kimin daha iyi anladığı üzerine yazarla Hıncal Uluç ve Fatih Altaylı arasında süren polemiğin bir parçası olma özelliğine sahip yazının kapanış paragrafında 80'lerin başında Cumhuriyet Gazetesi'nde meydana geldiği iddia olunan bir olay naklediliyor.
Tamamı ağır bir hakaret gibi okunabilecek olan yazının son paragrafı şöyle: "1980´li yılların başında Cumhuriyet Gazetesi Spor Servisi´ndeyiz. Foto muhabiri Vedat Danacı‚ Fatih Altaylı´yı servisin ortasındaki masaya yatırıyor. Pantolonunu ve çamaşırlarını sıyırıyor‚ üstüne biniyor. Fotoğrafçı Ender Erkek de siyah-beyaz resimleri çekiyor. Şahitleri var‚ en az beş tane. Vedat‚ Ender‚ Halil‚ Hasan‚ Turgay mesela. İşte bu kişiden de ancak o tür yorum çıkar!"
Altaylı, hatırlanacağı gibi, Türk ordusuna hakaret ederken yakaladığı kadınların, ağzına biber sürülmesine değil, taciz edilmesine taraftar. 2002 yılında Avukat Eren Keskin için, "Gördüğüm ilk yerde bu kadına cinsel tacizde bulunmazsam namerdim" sözleri pek meşhur olmuştu. Altaylı, bu sözleri yüzünden mahkum olduğu için bir keresinde yurt dışına çıkamayıp havaalanından geri dönmek zorunda kalmıştı.
Fevzi İşbaşaran da AKP Karakoçan İlçe Başkanı Mehmet Emin Aşan'ı istifaya zorlarken, kullandığı yöntemden, telefon seksinde bile rastlanamayacak kadar zengin bir küfür dağarcığına sahip olduğunu kanıtlamıştı.
İşbaşaran ile Mehmet Emin Aşan arasında geçen görüşme kayıtlarını hatırlamak isteyenler şu kaynaktan faydalanabilir.
Deniz Gökçe'nin enflasyonla kur arasındaki korelasyonu açıklarken kullandığı dile hiç benzemeyen üslup özellikleri bakımından oldukça ilginç yazısının tamamı için tıklayın
Hiç yorum yok: