Olan biten

“İlkin ve herşeyden önce füze savunma sistemi” konusunda görüşecek bir diplomata, ön bilgiler veriyor. Füze kalkanının, ABD için öncelikli gündem olduğunu vurguluyor. Değerlendirmeye göre “Türkler ABD füze savunma planlarının güncelleşmesinden çok memnun olacaklar.” Ama, “füzeleri Türkiye’ye yerleştirme talebi için siyasal ortam karışık,” çünkü Türkiye hükümeti “ABD’yle güçlü ilişkilerini sürdürürken hem İslam dünyası hem Rusya’yla bağlarını korumak gibi ince bir çizgi tutturmayı sürdürüyor.”

Ardından konsolosluk, füze kalkanı kulisi yapmak üzere gelen diplomatına şunu tembihliyor: “Hükümet, herhangi bir füze savunma programının özel olarak İran’a karşı ve bariz biçimde İsrai’ı destekleme amaçlı olmadığını açıkça gösterebilmeli.”

Belgede sistemin "NATO komutasında olduğunun Türk yöneticilere bildirilmesinin gerekli olduğu"nun altı çizilirken, Rusya ve İran'ın füze kalkanına tepki gösterebileceği ve Ankara hükümetinin zor durumda kalabileceği belirtiliyor. Rapor şöyle devam ediyor: "Türk hükümeti, bazı önemli sonuçlar aldığımız, nükleer silahların yayılmasını önleme çabalarımızda güçlü bir ortaktır. Politik olarak, Türkiye kendini İran ile bizim ve Rusya’nın durduğu yerde konumlandıracak. Sıkıştırılır ve zorlanırsa, bizim yanımıza kayacak.”

ABD Elçisi, Türk Hükümetinin istediği, PKK'ya karşı ABD'den istenilen aktif desteği "Rule of Engagementlarına" aykırı olduğu için bugüne kadar karşı çıktıklarını söylüyor.

"2007: Genelkurmay başkanı Başbuğ ve Türk Silahli Kuvvetleri üzerindeki PKK'nın bu yıl bitirilmesine yönelik baskı sonucu hükümet ABD'nin PKK'ya karşı doğrudan hareketini istedi. Ancak biz bunu kendi anlaşmalarımızın kuralları doğrultusunda reddettik."

ABD Elçisi taa bir yıl önce ziyarete gelene bakana (?) "Hükümet Füze Kalkanı'nın İran'a Karşı olmadığını ve İsrail'i korumak için olmadığını gösterebilmeli" demiş.

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.