Ankara İlahiyat Fakültesi'nde öğrenci olan Hatice Babacan'ın 1968 yılında derslere alınmaması ile başlayan sıkıntı, yarım asra yakın bir zamandır ülkede zaman ve enerji kaybına sebep oldu.
Mustafa Miyasoğlu / Milli Gazete
9. 2. 2008'de "Başörtüsüne serbestlik" getiren kanun tasarısı 414 milletvekilinin oyuyla TBMM'den geçmiş ve yasalaşmıştı. Fakat CHP, çıkarılan kanunu Anayasa Mahkemesi'ne götürmüş, Mahkeme de 5. 5. 2008'de 9'a 2 oyla bu yasayı iptal etmişti. Meclis çoğunluğunun kararının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi, dışta ve içte büyük yankılar uyandırdı. Türkiye'nin prestijine gölge düştü. Guardian gazetesi olayı "Yargı darbesi" olarak değerlendirirken; Financial Times konuyu "Siyasi kriz uzayacak" başlığıyla okuyucusuna duyurdu. Fransız Anayasa Hukukçusu Dominique Rousseau "Anayasalar, halka rağmen, hatta halka karşı güvence sağlıyorlar" ifadesini kullandı.
Olayın içteki yankısı da dıştakinden az değildi. Zamanın TBMM Başkanı Köksal Toptan "Anayasa Mahkemesi Meclis'e müdahale edemez" diyor; TBMM Başkan Vekili Meral Akşener de "Karar hukuki değil, siyasi" diyerek tepkisini ortaya koyuyordu. Basında "Yargı eliyle darbe yapıldı" şeklinde başlıklar yer aldı. Hatta anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç bile "Üniversiteler kışla değildir" açıklamasını yaptı.
Şakir Tarım / Milli Gazete
Hiç yorum yok: