Olan biten

12 Mart 1971

ŞİMDİDEN...
"Acul" Sadi Bey, son günlerde atama kararnameleri imzalamaktan başını kaşıyamıyor. Belki de bu yüzden "poligamik" çalışmalara bile zaman ayıramıyor galiba.

Önce Amiral Sezai Orkunt'a bir iş bulundu. TRT Yönetim Kurulu üyeliği boştu. Haydi oraya...

Bu amiral çok ilginç bir adamdır doğrusu. Ordu istihbarat Başkanlığından ayrıldıktan sonra devrimci yayın organlarında mangalda kül bırakmayan yazılar döktürmüş, sonra da kapağı CHP'ye atmıştı. Amiral, NATO ve ikili anlaşmalar üzerine yazılar yazar,

-Kişilikli dış politika... diye diretirdi. 12 Mart öncesi, Cumhuriyet gazetesi ile Devrim dergisini karıştıranlar amiralin yazı ve demeçleriyle karşılaşırlar.

Amiralin bu tutumu Amerikalıların da dikkatini çekmiş ve son günlerde adından çok söz ettiğimiz CIA danışmanıHarris, AmerikaDışişleriBakanlığına verdiği raporda, "Amiral Sezai Orkunt, sosyalist eğilimli ve Amerikan düşmanı olduğu için I. Erim kabinesine alınmadı" diye yazılmıştı.

Amiral kısa sürede hem Amerikan düşmanı, hem de sosyalist olmadığını kanıtlayıverdi. Önce, -Marksist kışkırtıcılık... diye CHP'den ayrıldı, sonra da Erim hükümetlerinin arkasında yerini aldı. Simdi de amiral, sandalla denize indirilir gibi, TRT Yönetim Kuruluna indiriliverdi.

Bir de ismail Arar var... Bu "zatı şerifi de hiç kimse unutmamalıdır. 12 Mart hükümetlerinin demirbaşıydı Arar. Bir ara başbakanlığı bile düşünülmüştü. Sadi Koçaş'a sorarsanız, şu ünlü "makabline şamil kanun" sorunu bu Arar Efendinin kaleminden çıkmıştır.

Ararım, ararım seni her yerde... diye bir "alaturka" şarkı vardır ya, işte bu Arar da her yerde adamın karşısına çıkıverir. Dokuz canlıdır...

Bir zamanlar CHP milletvekiliyken, Meclis Başkan Vekilliği yaptı. Erim'in yanında Milli Eğitim Bakanı ve hükümet sözcülüğü görevlerini yürüttü. Seçimlerden sonra işsiz kaldı koskoca bakan. Irmak hükümeti işbaşına gelir gelmez Arar da hemen bir iş aradı. Aradı ve buldu... Etibank Yönetim Kurulu üyeliği a-çıktı. Ücret de
fena sayılmazdı.

Hoooop... ismail Arar yönetim kurulu üyeliğine atandı! ismail Ararın görev yaptığı dönemde, işlerinden güçlerinden atılanlar hâlâ sokaklarda sürünedursunlar! Önemli olan Ararların sıhhat ve afiyetleridir.

Devletimizin görevi, hiçbir aşırı akıma kapılmadan ismail A-rar ve benzerlerine iş bulmaktır. Çünkü bunlara iş bulmak, devletin bir ölçüde bu gibi insanlara olan borçlarını ödemesi demektir. Arar olmasaydı neler olurdu? Devlet ortadan kalkardı. Memleketimiz Ruslara satılırdı, Milletimiz dilim dilim sınıflara bölünürdü. Bence, koskoca İsmail Arar'a bir yönetim kurulu üyeliği az gelir. Ya on, on beş yönetim kurulu üyeliği birlikte verilmelidir, ya da Etibank'ın her ikramiye çekilişinde ismail A-rar'a birer kat çıkmalıdır.

Az mı çekti adam?.. Anarşistlerle uğraş, makabline şamil kanun taslağı hazırla, bunu emekli albaylara okut, Anayasayı değiştir, yasaları değiştir, sıkıyönetim gerekçeleri yarat...

"Vatana hizmet tertibinden" ömür boyu maaş da bağlanmalıdır Arar'a. Şaka bir yana... Adamlar hemencecik çörekleniveriyorlar. Bir hükümet bunalımı çıkmayagörsün. Lacivert elbisesini sırtına geçiren, bir köşe kapmak için ya Başbakanlık merdivenlerini ya da Parlamento koridorunu aşındırıyorlar. Bu arada Demokrat Partili Samet Ağaoğlu da, kaşla göz a-rasında Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu üyeliğine atanıverdi. iyi oldu... Yazık, açlıktan ölecekti bu iş bulunmasa. Bu işi kim yaptıysa hayır duası alacak. Allah razı olsun!

Mithat Perin, hani canım şu Demokrat Parti eski milletvekili, o da Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu başkanlığına getirildi. Perin'in bir zamanlar gizli örgütlere yazdığı mektuplar var. Bir boş zamanımda onları da yayımlayacağım bu köşeden.

"Milliyetçi Cephe" alttan alta nasıl kurulmuş görüyor musunuz!.. Siz daha Demirel'le, Bozbeyli'yle uğraşın..


(Uğur Mumcu / Yeni Ortam, 17 Ocak 1975)



Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.