Hüseyin Görüm

Daha önce taksicilik ve serbest ticaret yaptı. 1981 yılında bir arkadaşını silahla kazara oldürmek suçundan 2 yıl tutuklu kaldı. Ülkücü kökenli Görüm, 1988 yılında kız kaçırma suçuna yardım nedeniyle de 1 ay cezaevinde kaldı. Danıştay saldırısından sonra gözaltına alındı ve 3 gün sonra savcılıktan serbest bırakıldı. Vatansever Kuvvetler Güçbirliği’nde faaliyet yürütürken Fikri Karadağ’ın kurduğu İstanbul merkezli Kuvvayi Milliye Derneği’nin başkan yardımcısı oldu. Başında bordo bere ile kıydığı “Kuvva Nikahı” ve sağına ve soluna alıp temsili olarak İsa ile Musa Peygamber olarak tanıttığı kişiler ile birlikte yaptığı toplantı görüntüleri basına yansıdı. Muzaffer Tekin’in yakın arkadaşı olan Görüm, kanlı Danıştay saldırısından sonra Alparslan Aslan ile bağlantısı nedeni ile gözaltına alınarak sorgulandı ve serbest kaldı. 2000 yılından beri tanıştıkları Danıştay tetikçisi Arslan’ın yakalandıktan sonra üzerinden çıkan Kuvayi Milliye Derneği kartını veren kişinin de Görüm olduğu ortaya çıktı. Cumhuriyet Gazetesine bomba atılması eyleminin konuşulup, bombaların teslim edildiği iddia edilen Ataşehir toplantısına da katıldığı iddia edildi.
Ergenekon iddianamesinde örgütün kendisine bağlı “Sivil Unsurların” kurulması ve örgütlenmesi alanında faaliyet yürütüğü öne sürülen Görüm’ün çevresine, kendisini özel kuvvetler komutanı olarak tanıttığı ve Kuvayı Milliye Derneği (1919) üyelerine çeşitli askeri görevler dağıtıp, örgüt üyelerinin askeri eğitimini verdiği, silahlı eğitimlerinin verilmesi içinde Mehmet Zekeriya Öztürk’e teklifte bulunduğu iddia edildi. Örgüte eleman kazandırdığı ve bu kişilerle mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak örgüte gelir temin ettiği, istihbarat topladığı iddia edilen Görüm’ün Fikri Karadağ’a bağlı olarak dernek etrafında örgütlenen gruba Türkiye'de şok suikast ve cinayetler planladıkları da öne sürüldü. İddianamede Görüm’ün, örgüt hiyerarşisi içerisinde kendisine bağlı olan örgüt üyeleri Kahraman Şahin, Erol Ölmez, Yusuf Görüm, Raif Görüm, Ali Kutlu, Abdullah Arapoğulları, Erdal İrten, Murat Çağlar ve İhsan Göktaş’a çeşitli askeri rütbeler verdiğini ve çeşitli tahsilat işleri yaptırdığı iddianamede anlatıldı.

www.ergenekonuizliyoruz.com